Yazar: 21:52 Genel Kafalar

Faylar Kırılırken

İstanbul sallandı. En önemli dediğimiz, sanki o işi bitiremezsek dünyaların yıkılacağı elimizde ne varsa bıraktık. Dolarmış, euroymuş yok faizin indi-bindisi balonu anında söndü. Çünkü ölüm korkusu hiçbir şeyden daha önemli değilmiş. Bir anda kendimizi güvenli dediğimiz yerlere attık. Sonra eller cebe gitti. En yakınlar aranmaya başladı. telefonlarda —- sesi geldiğinde karanlık bir dünya etrafımızı sardı hemen. Ne oldu, başlarına birşey mi geldi düşünceleri ile tekrar ve tekrar aramalar. Aklında sadece korku ve panik. Sakin ol diyen beynine isyan eden çan sesleri beyninin kemirmeye başladı. Sonra sular duruldu, herkesin iyilik-sağlık haberini aldık rahatladık. Ama konumuz bu değil. Konumuz neden 5,8 lik bir sarsıntı da bu hale geldik. 80 vilayet birden İstanbul’daki depremi 72 saat seyretmek zorunda kaldı. TV’lerde diğer tüm yayınlar kalktı. Olası İstanbul depremi nedenler sonuçları tartışılmaya başlandı. Herşey de olduğu gibi haftasında unutulmayacakmış gibi bir anda en 1.konumuz bu oldu. Van yada Erzurum da olan deprem 2 saate sonra değerini yitirmiyormuş gibi davranmaktan ne zaman vazgeçeceğiz. Ülkenin başka bir ucunda yaşanan bir acıyı içselleştiremeyen bizler neden başımıza ufacık tefecik bir olay gelince yaygarayı kopartıp neden 3 yaşında çocuklar gibi bağırıyoruz sürekli. Ülkenin %99 Müslüman diye geçiyor ama diğer müminleri düşünmek aklımızdan hiç geçmiyor. Ya da bir reklam arası kadar süre aklımıza geliyor sadece.  Sonra film başlayınca pür dikkate filme dalıyoruz gene. Bir devir değişiyor bizler sadece figüranız. Ne yapsak olmuyor. 

Visited 1 times, 1 visit(s) today
Close